Muğla gezilecek yerlerinin güzelliği sebebiyle uzun yıllardan bu yana ülkemizin en çok turist çeken yerlerinin başında geliyor. Bunun en büyük sebebi ise buranın kendine özgü denizi ve tarihi yerlerinin çoğunluğu. Bu bakımdan Muğla’yı ziyaret eden turistler burada geçirdikleri zamanı çok daha verimli bir şekilde kullanabiliyorlar. Her yıl buraya gelen yabancı turist sayısının ortalama olarak 3 milyon olduğu tahmin edilmekte. Bu sayıya yerli turistler de eklendiği zaman bu sayı 5 milyon gibi oldukça yüksek bir sayıya ulaşıyor. Muğla’da gezilecek yerler dışında önemli özelliklerden bir tanesi de gündüz olduğu kadar gece hayatının da oldukça hareketli olması. Buraya gelen turistler için günün her anını dolu dolu geçirmek mümkün olmakta.
Yazdığımız bu yazıda sizlere Muğla’yı daha yakından tanıtırken çoğunuzun daha önce hiç duymadığı çeşitli özelliklerinden bahsedeceğim. Bu yazı Muğla’ya gelmek isteyenler için bir ön bilgi olacaktır.
Muğla’da Gezilecek Yerlerin Listesi
Muğla bir deniz şehri olduğu için kış aylarından çok yaz aylarında ilgi görmekte. Büyük bir yüz ölçüme sahip olduğu için buraya gelmek isteyenler kendi araçları ile gelmeyi tercih ederlerse daha kısa sürede daha çok mekânı gezebilirler. Elbette şehir içi ulaşım da oldukça gelişmiş. Ancak turist olarak gelindiğinde zamanı da iyi kullanmak gerekiyor. Bu yüzden özel aracı olanlar çok daha rahat ve hızlı hareket edeceklerdir. Muğla gezilecek yerler bakımından oldukça zengin olduğu için yaklaşık olarak 2 haftalık bir süre ayırmanız tüm yerleri gezebilmeniz için yeterli olacaktır. Daha kısa süreli gelmek isteyenler ise bu listeye bakarak kendilerine bir öncelik sırası yapabilirler. Aklınızda buraya gelip turistik yerleri gezmek varsa kesinlikle önceden nerelere gideceğinize karar verip Google Haritalar üzerinde konumlarına da bakabilirsiniz.
Bu listede Muğla’da gezilecek yerler başlığı altında gezebileceğiniz yerleri bulacaksınız.
Saklıkent Kanyonu
Saklıkent Kanyonu geçmişi çok da uzun değil. Burası 2010 yılına kadar bilinmeyen bir yerdi. Bir çoban koyunlarını otlattığı sırada bu kanyonun varlığını tespit etti. Burası şu anda bölgede bulunan en nadide yerlerden bir tanesi olmuş durumda. Turistlerin burayı ziyaret ettikleri sırada daha güzel vakit geçirmeleri için yakınlara restoranlar yapılmış.
Kanyonun ilk bakışta sonu görünmüyor. Turistleri etkileyen en önemli özelliği de bu. Uzunluğu net olarak bilinmiyor. Ancak 20 ila 30 kilometre arası bir uzunlukta olduğu tahmin edilmekte. Her ne kadar uzunluğu net olarak bilinmese de yapılan tahminler buranın ülkemizde bulunan en uzun kanyon olduğunu sonucunu ortaya çıkarıyor. Kanyon tam olarak Muğla ve Antalya sınırında yer almakta. Fethiye’ye 50 kilometrelik bir uzaklıkta bulunuyor. Burayı ziyaret etmek isteyenler giriş ücreti olarak 6 TL ödemek durumundalar. Bu ücret böylesine güzel bir yeri görmek için son derece uygun.
Dalaman Çayı
Dalaman Çayı turkuaz rengine sahip berrak görüntüsünü içindeki doğal kireç taşlarından almakta. Bu görüntü Dalaman Çayı’nı ziyaret edenleri büyülemeye yetiyor. Marmaris ve Fethiye arasında yer alan bu çay Kocaş Dağından aşağıya doğru akıyor. 230 kilometre gibi oldukça büyük bir uzunluğa sahip olan bu çay Ortaca ilinin çok yakın bir yerinden denize karışmakta. Muğla’ya gelenler için Dalaman Çayını ziyaret etmek olmazsa olmazlar arasında geliyor. Bununla birlikte bu çayda rafting sporu yapılabilmekte. Rafting yapmak isteyenler 100 ila 180 TL arasında bir ücret ödeyerek rafting yapabilirler.
Uyku Vadisi
Ülkemizde bulunan pek çok doğal parktan bir tanesi olan Uyku Vadisi, doğal park yapılmasının ardından turistlerin akınına uğramaya başlayan yerlerden bir tanesi. Doğa tutkunu olanlar buraya gelecek pek çok aktivite yapabilecekleri gibi sadece temiz hava almak için dahi gelebilirler. Burada pek çok yürüyüş yolunun yanı sıra aynı zamanda çeşitli dinlenme yerleri de bulunmakta. Vadi içinde görülebilecek önemli noktalardan bir tanesi ise burada bulunan şelale. İnsanların bu şelalenin çıkardığı ses sayesinde huzur buluyorlar. Burada vakit geçirmek isteyenler için ağaçlar arasına kurulmuş olan hamaklar da son derece ilgi çekmekte. Ayrıca burada bulunan çeşitli hayvanları beslemek de mümkün oluyor. Uyku Vadisi Milâs’ta bulunan Gökçeler Köyü sınırları içerisinde yer almakta. Giriş ücreti ise 15 TL.
Turgut Şelalesi
Marmaris’e yakın bir bölgede bulunan Turgut Şelalesi daha çok hafta sonunu iyi geçirmek isteyenler tarafından tercih edilen bir yer. Şelale kış aylarında olduğu gibi yaz aylarında da aktifliğini koruyabiliyor. Yaklaşık olarak 6 metre yükseklikte olan Turgut Şelalesi yerli turistler kadar yabancı turistlerin de ilgisini çeken bir nokta. Bunun yanında doğada yürümeyi sevenler için de şelalenin bulunduğu bölge son derece müsait yürüyüş parkurları içermekte. Sadece yürüyüş değil arazi araçlarını kullanmak isteyenler için de burası eşsiz bir ortam sunuyor. Şelale Marmaris’e bağlı Orhaniye ilçesinde bulunmakta. Buraya giriş için herhangi bir ücret alınmıyor.
Yuvarlakçay
Yuvarlakçay ’ın en büyük özelliği çayın içinde bulunan oturma yerlerine oturup ayaklarınız çayın serin sularındayken sabah kahvaltınızı yapabilmeniz. Bu özelliği Yuvarlakçay’ın özellikle sabah saatlerinde oldukça yoğun olmasına sebep oluyor. Burada çok fazla restoran seçeneği bulunmuyor. 3-4 adet restoranda farklılık yaratmak adına birbirlerinden farklı konseptler kullanılmış. Bunun yanında burada bulunan salıncakları da ücretsiz bir şekilde kullanmak mümkün. Çocuğunuzla buraya geldiğinizde keyifli zamanlar geçireceksiniz. Köyceğiz’in Topgözü mevkiinde bulunan Yuvarlakçay’a giriş için herhangi bir ücret alınmıyor.
Azmak Nehri
Nehir dendiğinde genellikle sığ bir su akla gelebilir. Ancak 3 kilometre uzunluğa sahip olan Azmak Nehri’ni bazı bölgelerinde derinlik 10 metreye kadar inmek de. Bu da biraz tehlikeli olduğunu göz ardı etmemek gerektiğini gösteriyor. Azmak Nehri Muğla’da en çok ziyaret edilen yerler arasında önemli bir yere sahip. Nehrin etrafında bulunan pek çok işletmede sabah kahvaltısı, öğle ve akşam yemeklerinizi yiyebilirsiniz. Macera arayanlar için nehre atlayış yapabilecekleri bir de tahta köprü mevcut. Bu nehrin en bilinen özelliklerinden bir tanesi de suyunun oldukça soğuk olmasıdır. Bu bakımdan nehre giremeyen kenarda oturarak ayaklarını sokabilirler. Ayrıca nehirde tekne gezileri de düzenlenmekte. Akyaka-Ula’da bulunan nehrin yanına ulaşmak için herhangi bir ücret alınmamakta.
Kelebekler Vadisi
Muğla denildiğinde akla ilk gelen yerlerden bir tanesi Kelebekler Vadisi’dir. Burası Fethiye’de bulunan en görkemli doğal yapılardan bir tanesidir. Pek çok kişi burayı cennetle bağdaştırmakta. Burası engebeli bir yapıya sahip olduğu için pek çok fotoğraf çekme noktasına da sahiptir. Fotoğraf çekmek isterseniz kendi özel aracınızla buraya gelmeniz çok daha makul olacaktır. İstediğiniz her noktada durup eşsiz fotoğraf kareleri yakalayabilirsiniz. Özel aracı olmayanlar ise yüksek bölgelere yürüyerek çıkmak durumunda kalacaklar. Vadinin plajını kullanmak için burada çalışan tekne turlarına ücret ödemek gerekiyor. Plajı kullanmanın dışında tekne turlarına da katılabilirsiniz. Tur ücretleri 20 ila 50 TL arasında değişim gösteriyor. Fethiye içindeki Babadağ eteklerinde bulunan Kelebekler Vadisi Muğla’ya gelindiğinde kesinlikle görülmesi gereken yerlerin başında.
Sultaniye Kaplıcaları
Sultaniye Kaplıcaları başta cilt rahatsızlıkları olmak üzere pek çok rahatsızlığa iyi gelme özelliği ile biliniyor. Suyunun şifalı olması hem yerli hem de yabancı turistlerin buraya akın etmelerine sebep olmakta. Geçmişte buraya gelip tedavi gören 21 tekerlekli sandalye bağımlısı hastanın buradan yürüyerek ayrıldığı biliniyor. Bu durum Sultaniye Kaplıcaları’nın insanlar tarafından daha çok ilgi görmesine sebep olmakta. Ekincik-Köyceğiz’de bulunan kaplıcalara giriş için 6 liralık bir ücret alınmakta.
Likya Yolu
Likya Yolu dünya üzerinde bulunan en güzel yürüyüş parkurlarının başında geliyor. Ayrıca ülkemizin de en iyi yürüyüş yolu olarak kabul edilmekte. Yaklaşık olarak 10 kilometre uzunluğunda olan bu yol yerli yabancı her turistin ilgisini çeken önemli trekking alanlarından. Yaz ya da kış fark etmeksizin burası sürekli olarak turist akınına uğrayan bir yer olma özelliğine sahip. Likya Yolu adını burasının Likyalıların ticaret yolu olarak kullanmasından almakta. Buradan yürüyüşe başlayanlar Olympos, Simena, Myra, Lmyrna, Phaselis ve İdyros antik kentlerini görebilecekleri bir güzergahı takip ediyorlar. Aynı güzergahta bu kadar antik kenti görebilecek bir başka güzergâh daha bulunmuyor. Fethiye ile Antalya sınırında bulunan Likya Yolu’nu kullanmak için herhangi bir ücret vermek gerekmiyor.
Sedir Adası
Sedir Adası, ünlü Kleopatra ve Romalı komutan Marcos Antonius’un aşk yaşadıkları ada olarak bilinmekte. Marmaris’ten 15 kilometre uzakta olan ada, denizden faydalanmak isteyen turistlerin özellikle seçtikleri bölgeler arasında yer alıyor. Bunun yanında denizin kendine has mavi tonu da turistlerin burayı seçmelerinde önemli bir etken. Sedir Adası’na gelenler burayı görmek için herhangi bir ücret ödemiyorlar.
Zeki Müren Sanat Merkezi
Sanat güneşimiz Zeki Müren’in son zamanlarını geçirdiği evi, vefatından sonra müzeye çevrilmişti. Burası günümüzde yaz, kış turist akınına uğrayan Muğla’daki önemli merkezlerden bir tanesi. Bodrum sınırları içinde bulunan müze burada müze denilince akla gelen ilk yer olma özelliği taşıyor. Müzeyi ziyaret edenler hem Zeki Müren’in son yıllarını geçirdiği mekânı görüyorlar hem de sanat hayatı boyunca kullanmış olduğu kostümleri de inceleyebiliyorlar. Ayrıca burada bir sanat tutkunu olan Müren’e ait çok sayıda tablo da bulunuyor. Müzenin giriş ücreti 5 TL ve Bodrum’da Zeki Müren’in adının verildiği Zeki Müren Caddesi üzerinde bulunuyor.
Kızlan Yel Değirmenleri
Ege bölgesi zeytin ve zeytinyağı için önemli merkezlerden bir tanesi. Kızlan Yel Değirmenleri de zeytinyağı üretiminde kullanılan önemli tarihi yerlerden bir tanesi. Datça sınırları içinde bulunan bu yel değirmenlerinin yaklaşık olarak 120 yıllık bir geçmişi bulunuyor. Günümüzde restoran olarak işletilmeye devam ederek turistlere açılış durumda. Toplamda burada 6 adet değirmen bulunmakta. Datça-Muğla’ya yolu düşenler burayı kesinlikle ziyaret etmeliler. Giriş için herhangi bir ücret alınmıyor.
Can Yücel’in Evi
Tıpkı Zeki Müren gibi ünlü şairimiz Can Yücel’in evi de Muğla’da bulunuyor. Eski Datça mevkiinde yer alan müze turistler için oldukça popüler yerlerin başında. Evin önemli olmasının en büyük sebeplerinden bir tanesi de Yücel’in pek çok şiirini bu evde yazmış olması. Evin içinde oldukça büyük bir kütüphane mevcut. Bu kütüphanede bulunan eserlere göz gezdirebilir ve evin çıkış kapısında bulunan ziyaretçi defterine duygularınızı yazabilirsiniz. Bir müze olmasına karşın Can Yücel’in evini ziyaret etmek isteyenlerden herhangi bir ücret alınmıyor.
Toparlar Şelalesi
Toparlar Şelalesi ’nin ziyaretçileri cezbeden en önemli özelliği sahip olduğu eşsiz manzarasıdır. Burası hem yaz hem de kış aylarında turistleri çekmekte. Yaz aylarında şelalenin döküldüğü yerde suya girmek son derece eşsiz bir tecrübe sunmakta. Bu bölge çam ormanlarıyla çevrili ve dileyen kişiler bu çamların altında yürüyüş yapma imkanına da sahipler. Hiçbir şey yapmak istemeyenler ise şelalenin yakınına uzanıp gözlerini kapatabilir ve suyun çıkardığı eşsiz ses ile rahatlayabilirler. Muğla – Köyceğiz sınırları içerisinde bulunan şelaleye giriş için herhangi bir ücret alınmıyor.
Damla Deresi
Şehirden kaçmak ve rahatlamak isteyenler için Damla Deresi son derece uygun bir mekân. Burada bulunan restoranlarda saba kahvaltısı yapabilir ve aynı zamanda derede yüzen ördekleri de besleyebilirsiniz. Burası Yerleşik Beldesine 10 kilometre uzaklıkta yer almakta. Kendine has doğal ortamı ile ziyaretçilerin ilgisini çeken bu bölgeye daha çok yaz aylarında turist akını görülmekte. Damla Deresi’ni ziyaret etmek için herhangi bir ücret ödemenize gerek yok.
Listemizin buraya kadar olan kısmında Muğla’da bulunan ve görülmesi gereken yerleri sıraladık. Listemizin bundan sonrasında ise Muğla’da bulunan tarihi yerler hangileri buna göz atacağız. Bu tarihi yerler de genel anlamda turistlerin ilgisini çekebilecek yerlerden oluşmakta.
Muğla’da Gezilecek Tarihi Yerler
Muğla’da turistlerin ilgisini çeken pek çok doğa harikası yer bulunuyor. Bununla birlikte tarihi anlamda da burası son derece önemli eserleri bulunduran bir bölge. Bu listemizde Muğla’da bulunan ve mutlaka ziyaret edilmesi gereken tarihi yerlerin bir listesini vereceğiz. Daha önce bu listede bulunan yerlerden bir tanesine uğramadıysanız listemize göz gezdirince çok şey kaçırdığınızı göreceksiniz.
Beçin Kalesi
Milas Ovası içinde bulunan Beçin kalesi aynı zamanda 2012 yılında UNESCO Dünya Mirası geçici listesinde de yer alan bir kale. Yerden yüksekliği yaklaşık olarak 200 metre olan kale ihtişamlı görüntüsüyle insanların ilgisini çekmekte. Bununla birlikte kalenin üzerinde bulunduğu yamaçta yapılan çalışmalar ortaya pek çok tarihi eserin çıkmasını sağlamıştır. Bu eserlerin arasında mezar kalıntıları da vardır. Beçin – Milâs’ta bulunan kaleyi ziyaret etmek isteyenler giriş için 5 TL ödüyorlar.
Labranda Antik Kenti
Antik çağlarda kullanılan bir savaş aracı olan Labrys’den adını alan Labranda Antik Kenti Milas’a yaklaşık olarak 16 kilometre mesafede. Antik tarihi yapılara merakı olanlar için burası önemli bir yer. Muğla – Milas sınırları içinde bulunan Labranda Antik Kenti’ni ziyaret etmek için herhangi bir ücret ödemek gerekmiyor.
Euromos Antik Kenti
Euromos Antik Kenti sınırları içerisinde bulunan Zeus Lepsnos Tapınağı Asya kıtasında bulunan ve günümüze kadar gelebilmiş ender tapınaklardan bir tanesi. Kent, Milas sınırları içerisinde yer almakta ve buraya gelmek isteyenlerin yaklaşık olarak 10 kilometrelik bir yolculuk yapmaları gerekiyor. Burası bir antik kent olduğu için, çeşitli tapınaklar, hamamlar, tiyatro ve daha pek çok kalıntıyı burada görebilmek mümkün. Burası Muğla’da bulunan en önemli tarihi eserlerin başında gelmekte. Kızılcakuyu mevkiinde bulunan kente giriş ücreti olarak 5 TL alınmakta. Burasının sabah 08:00 ile akşam 17:00 saatleri arasında açık olduğunu unutmayınız.
İasos Antik Kenti
Milâs’ta bulunan bir başka antik kent ise İasos Antik Kenti. Burası Santorini Adasında bulunan bir yanardağın patlaması sonrasında büyük ölçüde lavlardan etkilenmiştir. Bu patlamanın etkilerinden kurtulmayı başaran kısımlar ise günümüzde turistlerin ziyaretine açılmış durumda. Milatta önce 3000 yılına kadar geçmişi olan kentte Roma, Antik Yunan ve Bizans etkileri görülmektedir. Kıyıkışlacık mevkiinde bulunan İasos Antik Kentine giriş için herhangi bir ücret alınmıyor.
Yediler Manastırı
Manastırın günümüze gelen kalıntılarının dışında burada bir kilise ve bir kalenin de kalıntılarını görmek mümkün. Bunun yanında yabancı turistlerin en çok ilgisini çeken şey ise bir kaya üzerine çizilen Hz. İsa ve 12 haramilerin resimleri. Bu yüzden yabancılar için bir tarihi eser olmasının yanında aynı zamanda dini olarak da önemli görülen bir yer. Gölyaka’da bulunan Yediler Manastırı ’na giriş için herhangi bir ücret ödenmiyor.
Marmaris Kalesi
Milattan Önce 1044 yılında inşa edilen kale günümüze kadar çeşitli onarımlardan geçirilmiştir. Bu onarımlardan bilinenleri Kanuni Sultan Süleyman tarafından yaptırılan onarım ve daha yakın tarihte 1980’li yılların başında yapılan onarımlardır. Marmaris Kalesi 1991 yılından itibaren müze olarak halkın ziyaretine açılmıştır. Kalenin içinde toplam 18 odanın yanı sıra çeşmeler de bulunmaktadır. Tepe mevkiinde bulunan kaleyi 14 TL giriş ücreti ile ziyaret etmek mümkün.
Loryma Antik Kenti
Loryma Antik Kenti bu bölgede bulunan en eski antik kentlerden bir tanesi. Kentin en büyük özelliği ise masmavi denizi tepeden gören bir bölgeye inşa edilmiş olması. Milattan önce 7. Yüzyıldan günümüze kadar gelen kent özellikle yabancı turistlerin ilgisini çekmekte. Bununla birlikte kentin kendine ait gizemli havası da ziyaret edenlerin en çok üzerinde durdukları noktaların başında geliyor. Loryma Antik Kentini ziyaret ettiğinizde burada geçirdiğiniz zamanın her saniyesinin buna değdiğini göreceksiniz. Bozukkale Koyu’nda bulunan antik kente giriş için herhangi bir ücret alınmıyor.
Kaunos Antik Kenti
Muğla’da bulunan bir başka antik kent ise Kaunos Antik kenti. Bu kenti diğerlerinden ayıran en büyük özelliği ise dağa oyulan kaya mezarlarının bulunması. Pek çok kaynağa göre kaya mezarları Romalılar ile birlikte yapılmaya başlanmıştır. Ancak Kaunos Antik Kentinde kaya mezarların bulunması bu mezarların daha önceki dönemlerde yapılmış olduğunu ortaya koymakta. Bununla birlikte kentte orta çağdan kalan çeşitli uygarlıklara ait de izler bulunmakta. Muğla Köyceğiz’de bulunan Kaunos Antik Kentini 14 TL karşılığında ziyaret edebilirsiniz.
Amintas Kral Mezarları
Bir dağın yamacına oyulan Amintas Kral Mezarları eşine az rastlanabilir türden bir tarihi eser. Dıştan bakıldığında ziyaretçileri karşılayan anıt görünümündeki şekillerin arka tarafında ise mezarlar bulunmakta. Mezarlar da tıpkı dış yüzeydeki şekiller gibi dağın içindeki kayalara oyularak hazırlanmış. Fethiye’de bulunan Amintas Kral Mezarları hafta içi saat 20:00’a kadar hizmet veriyor. Mezarları ziyaret etmek için 6 TL ücret ödenmekte.
Kayaköy
Adından da anlaşılacağı üzere Kayaköy tamamen taş ve kayalardan yapılmış evlerden oluşan bir köy. Milattan önce 3. Yüzyılda kurulan köy ilk bakışta kimsenin yaşamadığı bir yerleşim birimi olarak karşımıza çıkmakta. Ancak buraya çok yakın bir civarda aynı adı taşıyan bir yerleşim birimi mevcut. Tarihi Kayaköy’de ise 1923 yılına kadar insanlar yaşamıştır. Sonrasında ise burada bulunan halkın önemli bir kısmı memleket olarak gördükleri Yunanistan’a göç etmişlerdir. Tarihin önemli olaylarına tanıklık etmiş olan Kayaköy günümüzde güzel bir yürüyüş alanı durumunda. Bir taraftan köyün yollarında yürüyüş yaparken diğer taraftan da tarihi iliklerinize kadar hissediyorsunuz. Fethiye’ye bağlı olan Kayaköy’ü ziyaret etmek için 7 TL giriş ücreti alınmakta.
Fethiye Müzesi
Muğla ve civarında bulunan pek çok tarihi eser günümüzde Fethiye Müzesi’nde sergilenmekte. Bu eserlerin arasında başı çekenler ise Bizans döneminden kalma eserler. Müzenin içinde birbirinden ayrılmış olarak iki farklı sergi alanı bulunmakta. Bunlardan bir tanesinde yakın tarihe ait eserler sergilenirken diğerinde ise daha uzak döneme ait eserler sergileniyor. Fethiye Kesikkapı mevkiinde bulunan Fethiye Müzesi her yıl hiç de azımsanmayacak sayıda ziyaretçi akınına uğramakta. Müzeye giriş için herhangi bir ücret alınmıyor.
Eski Datça
Antik çağları merak edenler için Eski Datça, o dönemin havasını yansıtmasından dolayı önemli bir örnek. Burada en çok göze çarpan şeyler Arnavut kaldırımlı yollar ve sokakların neredeyse tamamını kaplamış olan çiçekler. Şehirden uzaklaşmak ve sessiz bir ortam arayanlar için burası son derece uygun bir yer. Buraya gelenler beraberlerinden çok sayıda fotoğraf ile buradan ayrılıyor. Bunun sebebi ise sokaklarının rengarenk olması.
Knidos Antik Kenti
Muğla’da bulunan bir başka antik kent ise Knidos Antik Kenti. Yakın adalardan buraya göç edenler tarafından kurulan antik kentte en çok ilgi çeken yerler Odeion, Afrodit ve Apollo için inşa edilen tapınaklar. Buraya gelen turistler tarafından en çok beğeni toplayan yer ise Knidos Feneri. Fenere çıkarak size sunduğu eşsiz manzaranın tadını çıkabilirsiniz. Muğla – Datça çevreyolu üzerinde bulunan Knidos Antik Kenti’ne giriş ücreti 14 olarak belirlenmiş.
Bodrum Kalesi
Bodrum’un simge yapılarından bir tanesi olan Bodrum Kalesi, buraya gelenlerin kesinlikle uğramadan geçmedikleri tarihi yerlerden bir tanesi olarak biliniyor. Orta Çağ’da yapılan kale günümüze kadar titiz bir şekilde korunmuş. Bu yönüyle de ülkemizde bulunan nadide temizlikteki tarihi eserlerin başında gelmekte. St. John Şövalyeleri tarafından inşa edilen kale hem deniz hem de karadan mükemmel bir görsel şölen sunmakta. Bodrum’a geldiğinizde Kale caddesi üzerinde bulunan Bodrum Kalesini ziyaret etmeyi unutmayın. Kaleye giriş için 30 TL ödemek gerekiyor.
Halikarnas Mozolesi
Halikarnas Mozolesi adından da anlaşıldığı üzere bir anıt mezar. Yunan ve Mısır uygarlığı etkilerinin görüldüğü bu mezar aynı zamanda Dünya’nın 7 harikası listesinde de yer almakta. Yapımı milattan önce 353 yılına dayanan mozole yapıldığı dönem göz önünde bulundurulduğunda bir mühendislik harikası olarak değerlendiriliyor. Bodrum, Turgut Reis caddesi üzerinde bulunan Halikarnas Mozolesine giriş ücreti 10 TL olarak belirlenmiş.
Yazımızın bu bölümünde Muğla’da gezilecek tarihi yerler listesi de bitmiş bulunmakta. Yazımızın bundan sonraki kısmını ise Muğla’da denize girilecek yerler hangileri buna ayırıyoruz.
Muğla’da Denize Girilecek Yerler
Ölüdeniz
Muğla Fethiye denildiğinde akla ilk gelen yerlerden bir tanesi Ölüdeniz. Burası ülkemizdeki denize girilecek yerler arasında da önemli ve ayrıcalıklı bir yerde. Adını sakinliğinden alan bu deniz özellikle çocuklu ailelerin çocuklarının denize girmesi için tercih ettikleri yerler arasında. Bununla birlikte suyun berraklığı da deniz korkusu olanların bu korkularını yenmeleri için son derece uygun. Fethiye sınırları içinde bulunan Ölüdeniz’e giriş için 8 TL ödeniyor. Bunun yanında plajda kullanmak üzere adedi 15 TL’den şezlong kiralamak mümkün.
İztuzu Plajı
İztuzu Plajı’nın en önemli özelliği bu bölgedeki denizin hem tatlı hem de tuzlu olması. Bu yönüyle turistlerin ilgisini çeken plaj aynı zamanda dünyaca ünlü nesli tükenmekte olan Caretta Caretta kaplumbağalarının da yumurtlama alanlarından bir tanesi. Bu bakımdan plajın temizliğine çok özen gösterilmekte ve şu anda dünya üzerindeki en temiz plajlar listesinde üst sıralarda yer almaktadır. 5 kilometreye varan bir uzunluğu bulunan plaj hem yerli hem yabancı pek çok turistin akın ettiği önemli yerler arasındadır. Ortaca sınırları içerisinde kalan plaja sadece araçla giriş için 10 TL alınmakta. Yürüyerek girmek isteyenler herhangi bir giriş ücreti ödemiyorlar.
İçmeler Halk Plajı
İçmeler halk Plajı’nın turistler tarafından en çok tercih edilmesinin sebebi plajın yakınında bulunan ve çok hesaplı olan konaklama yerleridir. Bundan dolayı plaj yaz aylarında hemen hemen tüm gün oldukça kalabalıktır. Burası halk tarafından Marmaris’in en güzel plajı olarak adlandırılır. Çevresinde bulunan konaklama yerleri sayesinde tüm tatilinizi burada geçirebilirsiniz. İçmeler halk Plajı için herhangi bir giriş ücreti bulunmuyor.
Kabak Koyu
Fethiye denildiğinde akla ilk gelen yerler arasında koylar bulunmakta. Yüzlerce koy arasında en çok adı duyulanlardan bir tanesi ise Kabak Koyu. Bu koyun en büyük özelliklerinden bir tanesi suyunun son derece berrak olması ve denizle ormanın birleşimini turistlere sunması. Bunun yanında Kabak Koyunu ziyaret edenler aynı zamanda koya çok yakın bir yerde bulunan mağarayı da ziyaret edebilirler. Burası pek çok kişi tarafından bilinmediği için hala saklı cennet olarak adlandırılmakta. Uzunyurt Köyü sınırları içerisinde bulunan Kabak Koyuna giriş için herhangi bir ücret bulunmuyor.
Bitez Plajı
Eğer denize girmek için sakin bir plaj arıyorsanız, Bitez Plajı tam size göre demektir. Karadan da ulaşılabilen plaj Bodrum’un merkezine yaklaşık olarak 10 kilometre mesafede bulunuyor. Sessiz ve sakin ortamda denize girmek isteyen turistlerin pek çoğu, önceki yıllarda buraya gelerek plajın bu özelliklerini bildikleri için tekrar tekrar gelmeyi tercih eden turistlerden oluşuyor. Bitez Mahallesi sınırları içinde bulunan Bitez Plajına giriş için herhangi bir ücret ödemek gerekmiyor.
Muğla önemli bir deniz turizmi merkezi olduğu için çok fazla play ve koy içermekte. Yazının çok uzamasını istemediğimiz için diğer önemli koy ve plajları bir liste halinde paylaşıyoruz.
Kleopatra Plajı
Hayıtbükü Plajı
Gökgemile Koyu
Turunç Halk Plajı
Palamutbükü
Hastanealtı Plajı
Belcekız Plajı
Yazımızın bundan sonraki kısmında ise Muğla’da Eğlence Yerleri üzerine bir liste yapacağız. Özellikle çocuklu ailelerin ya da denize girmekten sıkılanların gidebilecekleri önemli mekanlardan bahsedeceğiz.
Muğla’da Eğlence Yerleri
Marmaris Atlantis Su Parkı
Su parkı denildiğinde akla gelen pek çok aktiviteyi Marmaris Atlantis Su Parkı’nda bulabilmek mümkün. Su kaydırakları, yetişkin havuzları, çocuklar için havuzlar, bowling ve golf oynama alanları gibi pek çok aktivite alanının yanı sıra aynı zamanda restoran ve barlar ile yerli yabancı turistlere hizmet vermeye devam etmektedir. Uzunyalı bölgesinde bulunan Marmaris Atlantis Su Parkına giriş ücreti olarak 50 TL alınmakta.
AquaDream Su Parkı
2006 yılında kapılarını açan bu su parkı içinde son derece modern eğlence alanları barındırmakta. Bunlardan en çok rağbet göreni ise su kayakları. Su parkı denildiğinde akla gelen her türlü aktiviteyi AquaDream Su Parkı bünyesinde bulmak mümkün. Şirinyer mahallesinde bulunan parka giriş için kişi başı 100 TL ücret ödemek gerekiyor.
Ölüdeniz Waterworld Aquapark
Ölüdeniz Waterworld Aquapark emsalleri ile karşılaştırıldığında bu bölgede bulunan açık ara en büyük aquaparktır. Öyle ki tesisin içinde 9 adet devasa kaydırak bulunmakta. Bunun yanında çocuk havuzları, yetişkin havuzları, dalga havuzu, alışveriş mağazaları ve yemek için çeşitli restoranlar da bulunmakta. Ölüdenizde bulunan Ölüdeniz Waterworld Aquapark’a giriş için kişi başı 100 TL ödemek gerekmekte.
Muğla sınırları içerisinde bulunan diğer Aquparklar ise;
Bubble Sea Park (Fethiye)
Pirates Inn Cactus Aquapark (Yalıkavak)
The Grand Üçel Su Parkı (Ölüdeniz)
Yazımızın son bölümünde ise Muğla’da gezilecek ilçeler nelerdir bunun listesini yapacağız ve bu ilçelerin önemli özelliklerinin neler olduğuna bir göz atacağız.
Muğla İlçelerine Göre Gezilecek Yerler
Bodrum
Deniz ve güneş denildiği zaman ülkemizde akla gelen ilk yerler arasında Bodrum gelmekte. Aynı zamanda yabancı turistler arasında da burası önemli tatil merkezlerinden bir tanesi. Bodrum’un en önemli özelliklerinin başında berrak denizi ve sonu gelmeyen gece hayatı bulunuyor. Bu yüzden turistler için burası yaşam hızının hiç yavaşlamadığı bir yer olarak biliniyor.
Fethiye
Kendine özgü denizi ile Fethiye her zaman için turistlerin gözde merkezlerinden bir tanesi olmuştur. Buraya gelen turistlerin en çok yaptıkları aktivite arasında ise tekne turları geliyor. Bunun sebebi Fethiye sınırları içerisinde bulunan ve çoğu hala bakirliğini koruyan koyların bu sayede insanlar tarafından görülebilmesi. Karadan ulaşılması imkânsız olan bu koylara ulaşmak sadece tekne turları ile mümkün olmakta.
Marmaris
Marmaris deniz ve plajları ile olduğu kadar tarihi merkezleriyle de turistlerin ilgisini çeken bir yer olma konumunda. Buraya geldiğinizde denize girip güneşlenmenin dışında yapabileceğiniz pek çok farklı aktivite bulunuyor. Elbette bunların en başında ise tarihi yerlerin gezilmesi geliyor. Özel aracınız olmasa da bu tarihi yerleri gezmek mümkün. Buraya geldiğinizde fırsatların ne kadar çok olduğunu daha yakından anlayacaksınız.
Köyceğiz
Hem tarih hem de doğal güzellikler aynı anda Köyceğiz’de buluşuyor. Burası sahip olduğu doğal güzellikler ile sizi kendine hayran bırakacak. Buraya gelirken fotoğraf makinenizi yanınıza almayı unutmayın. Çünkü doğa size daha sonra fırsatını belki de hiç yakalayamayacağınız görsel bir şölen sunuyor. Tıpkı Fethiye gibi Köyceğiz de kendisine has bir denize sahip. Bu bakımdan bu berrak denizin tadını çıkarmayı ihmal etmeyin.
Milas
Eğer tarihi eserlere meraklıysanız, Milas sizin için öncelikli olacaktır. Burada deniz ve güneş turizminden daha ön planda olan kültür turizmidir ve her yıl oldukça fazla turist bunun için Milas’a gelmekte. Burada bulunan antik kentler insanların ilgisini çekiyor ve pek çok dünyada eşine az rastlanacak kadar tarihi dokusunu korumuş durumda karşımıza çıkıyor.
Eğer tatil konusunda beklentiniz yüksekse moralinizi bozmayacak yerlerin başında Milas gelecektir. Burada hem tarihi hem de deniz ve güneşi aynı anda yaşayacaksınız.
Datça
Datça, Muğla sınırları içerisinde bulunan, Fethiye’den sonra en çok koya sahip olan ikinci ilçedir. Tıpkı Fethiye’de olduğu gibi buraya gelen turistlerin büyük bir çoğunluğu gece hayatı ve tekne turları için buraya geliyorlar. Pek çok insan için burası dünya üzerindeki cennet olarak adlandırılıyor.
Muğla’da Gece Hayatı
Muğla’da gece hayatı turistler tarafından en çok bilinen olgudur. Turistlerin burayı tercih etmelerinin en büyük sebebi buradaki gece hayatının sabahın ilk ışıklarına kadar sürmesi. Burada bulunan eğlence merkezleri dünyanın diğer bölgelerindeki eğlence merkezlerinden aşağı kalmaz. Müzik ve dans eşliğinde insanlar sabahlara kadar büyük bir enerji ile hoşça vakit geçirebilirler.
Eğlence merkezleri turistlere cazip gelmesi açısından çok çeşitli eğlenceli aktiviteler düzenlemekteler. Bunlar arasında köpük partileri, disko müziği eşliğinde dans yarışmaları ve bizim kültürümüzü yansıtan fasıl geceleri turistler için son derece ilgi çekici aktiviteler arasında yer alıyor.
Muğla’da Nerede Kalınır?
Muğla’da pek çok gelir grubuna hitap eden farklı konseptlerde oteller bulunmakta. Muğla’da konaklama denildiğinde genellikle insanların akıllarına lüks oteller gelmekte. Ancak günümüzde lüks konaklamanın yanında uygun fiyatlı konaklama seçenekleri de buraya gelen turist sayısının artmasına sebep olmuştur. Üstelik uygun fiyatlı otellerin de pek çoğu birinci sınıf olarak adlandırılabilen otellerdir.
Kaliteli olarak nitelendirilen otellerin daha çok Bodrum civarında olduğunu söylemek gerekiyor. Bunun yanında Fethiye, Marmaris ve Datça’da ise konaklama seçenekleri çok daha fazladır.
Bu listede Muğla’da gezilecek yerler nerelerdir bir göz attık. Ancak şunu da unutmamak gerekiyor ki bu listede yer vermeyi unuttuğumuz, gözden kaçan yerlerin olma ihtimali de bulunuyor. Muğla gibi önemli bir ilin eminiz ki bu listede bulunandan çok daha fazla gezilecek yeri var.
Lassos
Bodrum Yarımadası’nın kuzeyinde, Güllük Körfezi’nin en uç noktasında yer alıyor Iassos. Gerçekte Iassos bu bölgenin tarihteki ismi, şimdi Kıyıkışlacık olarak biliniyor. Fakat biz nedense Iassos demeyi seçenek ediyoruz.
Bodrum deyince aklınıza devasa ve lüks oteller, kalabalık beach club’lar, dinamik tek gece yaşamı ve pahalı restoranlar geliyor fakat Iassos bütün bunlara karşı başkaldırı bayrağını çekmiş bakir tek koy olarak çıkıyor karşımıza
Kızlanaltı Plajı
Kızlanaltı Plajı, Burgaz Uzun Azmak’tan başlamış, Gebekum savunma alanına kadar uzanan tek kıyı kesiminden oluşuyor. Adını Kızlan Köyü’ne ilişkin araziler hasebiyle alan Kızlanaltı Plajı, Datça’nın realite manada ki plajlarını içerisinde barındırıyor aslında.
Kızlanaltı Plajı’nın yay biçiminde uzanan tek sahili var. Bu sahiller, Kızlanaltı’nda başlıyor, Gebekum, Billurkent,Datça Adaburnu’nda sona eriyor ve bütün kıyı kesimi yanlızca kumdan oluşuyor.
Kadıkalesi Plajı
Bodrum’a 22 km mesafede tespit edilen Kadıkalesi Plajı, turunçgiller bahçelerinin arasında kalmış tek tabiat harikası. Pırıl pırıl tek denize bulunduran Kadıkalesi Plajı’nın tarihi ise epey eskilere dayanıyor.
Kadıkalesi Plajı Turgutreis’in 4 km kuzeyinde yer alıyor. Adını Helenistik dönemde tek burun üstüne inşa edilmiş kaleden alıyor. Geniş ve eşi benzeri olmayan tek kumsala bulunduran Kadıkalesi Plajı, antik çağlarda Pedasos ismiyle hatıralan yarımadadaki 8 Leleg şehrinin ilki ve bu şehirlerin başkenti bulunduğu söyleniyor.
Taşlık Plajı
Datça’da, Datça Limanı ile Ilıca arasında yer almakta Taşlık Plajı. Bu nedenden dolayı de kuzey rüzgarları buraya hiç uğramıyor, hep sakin kalıyor. Denizin dibi ve plaj, çakıl ve kum karışımı.
Taşlık Plajı’nı enteresan kılan kaliteyi, denizin dibinde Ilıca göl olarak bilinen şifalı suların kaynadığı tek göletin olması. Bunun yanında liman bölümünde bulunan kayaların içinden çıkan ve denize akan tatlı su, bu kısımda az tuzlu tek alan meydana gelmesine sebep oluyor.
Tuzla Kuş Cenneti
Bodrum’a 25 km uzaklıkta tespit edilen Tuzla Kuş Cenneti, Ege Denizi’nin tatlı suyla birleştiği, keşfedilmemiş tek tabiat harikası. Bodrum’un derhal yanı başındaki Bargilya Antik Kenti’nin çevrelerinde, etrafı zeytin ağaçlarıyla kaplı tek alanda yer alıyor.
Tuzla Kuş Cenneti’nde toplam 125 tür kuş türü barınıyor ve bu kuşlar bütün beslenme greksinimlerini Tuzla Gölü’nden karşılıyorlar. bölgenin en tanınmış işlek türü ise flamingolar.
Yorumlar