Diyarbakır’da Gezilecek Yerler

Diyarbakır Surları

Türkiye’nin en kalabalık 12. şehri olan Diyarbakır, peygamberler şehri olarak da biliniyor. Güneydoğu Anadolu Bölgesinde bulunan şehrin, doğu kısmında Muş ve Batman yer alırken, batısında Malatya ve Adıyaman bulunuyor. Çok eski tarihlere dayanan kökenleriyle kozmopolit yapıya sahip olan Diyarbakır’da tarihi yerler oldukça fazla. Bunun yanında müzeler konusunda oldukça iddialı olan şehrin, ziyaretçi sayısının azımsanmayacak miktarlarda olduğu söylenebilir. Sizler için hazırladığımız bu gezi rehberi listemizde, Diyarbakır’da nereleri gezebileceğiniz daha kolay bulabilirsiniz. İşte tarihi şehir Diyarbakır’da gezilebilecek yerler.

Medeniyetlerin tarih boyunca uğrak noktası olan Diyarbakır’ın kökenlerinin 9 bin yıl öncesine kadar dayanıyor. Türkiye’nin en eski şehirlerinden birisi olan Diyarbakır’da tarihi açıdan gezilecek onlarca yer bulunuyor. Şehrin geçim kaynağı, turizm, esnaflık, ticaret ve sebze meyve üreticiliğidir.Batıyla olan mesafesi fazla olduğundan, yerli turist sayısı az olsa da yurt dışından her yıl on binlerce turiste ev sahipliği yapıyor. Türkiye’de birçok şehirden daha eski olan Diyarbakır, taşı ve toprağıyla tarihi eser halinde. Surlardan köprülere, bahçelerden konaklara kadar birçok seçeneğe sahip şehir, görülmeye değer bir yapıdadır.

Özellikle Sur içi bölgesinin tarihle iç içe olduğu söylenebilir. Diyarbakır sadece tarihiyle değil, doğal güzellikleriyle de her daim önde yer alan, şehirlerimizden olmuştur. Bu nedenle Diyarbakır’a seyahat planlıyorsanız, detaylı inceleme yapmalısınız. Şehirde uzun süre kalma düşünceniz varsa, bunun için konaklama seçeneklerinin çok fazla olduğunu söyleyebiliriz.

Diyarbakır Ulu Camii

Diyarbakır Ulu Camii

Diyarbakır’ın artık kent simgesi olan bu Ulu Cami, Anadolu’da bulunan en eski cami olarak kayıtlara geçmiştir. Ulu Caminin tarihi 639 yılına kadar dayanıyor desek birçok kişi eminim şaşıracaktır. Ama yanlış duymadığınız, Ulu Caminin bulunduğu yapı 639 yılında o zamanlar Martoma Kilisesi olarak yapılmıştı. Ancak şehrin Müslüman Araplar tarafından ele geçirilmesiyle beraber Kilise Ulu Camiye çevrilmiştir. İslamiyet ile hemen hemen aynı yaşa sahip olan bu cami bizlere birçok şey anlatıyor.

Dicle Nehri

Dicle Nehri

Su her zaman her medeniyet ve toplumda önemli bir yere sahiptir. Anadolu topraklarına baktığımızda ise ilk yerleşim yerlerinin hep su kaynaklarının yanında olduğunu görmekteyiz. Elazığ Hazar gölünden başlayıp Türkiye’de birçok şehrin su kaynağı olan Dicle Nehri, Iraktan çıkarak Basra Körfezine kadar ilerleyip oradan denize dökülüyor. Anadolu için çok önemli bir yere sahip olan Dicle nehrini kesin ve kesin görmenizi isterim.

Tarihi Hasan Paşa Hanı

Tarihi Hasan Paşa Hanı

Diyarbakır’a gittiğiniz zaman gezilecek yerler listenizin belki de ilk sırasında bulunması gereken bir yerdir Tarihi Hasan Paşa Hanı. Ulu Cami’nin hemen doğu yamacında yer alan bu hanın 1572 yılında yaptırıldığı bilinmektedir. İlk dönemlerde bu hanı ahır ve otel olarak kullandılar. Hasan Paşa Hanı günümüzde ise hem yerli hem de yabancı turistlerin ziyaret ettiği önemli yerlerden birisi oldu. Hana girdiğinizde güzel bir Diyarbakır kahvaltısı yapabilir ya da Diyarbakır ciğerinin tadına bakabilirsiniz.

Sülüklü Han

Sülüklü Han

1683 yılında yaptırılan Sülüklü Han, aktif olarak kullanıldığı dönemde bir çok amaça hizmet etmekteydi. Han içerisinde bulunan kuyu içerisinden sülük çıkran hekimler, çıkardıkları sülükleri tamamen tedavi amacı ile kullanmaktaydı. 2010 yılında ziyarete açılan Sülüklü Han, içerisinde yer alan işletmeler ile misafirlerine keyifli bir tarihi yolculuk sunuluyor.

Mesudiye Medresesi

Mesudiye Medresesi

Ulu Caminin hemen bitişiğinde şehirde yapılmış olan en büyük medrese yer alıyor. Mesudiye Medresesi olarak bilinen bu ilim evinin, 1194 yılında inşa edildiği üzerinde yer alan kitabelerden anlaşılabilir. Mesudiye Medresesi, ayrıca Anadolu’nun ilk üniversitesi olarak biliniyor. Kitabe ve motifleriyle ön plana çıkan medrese, gezilip görülmesi gereken yerlerin en başında geliyor.

4 Ayaklı Minare

diyarbakır 4 Ayaklı Minare

Akkoyunlu hükümdarı Kasım Bey tarafından 1500 yılında yaptırılmaya başlayan 4 Ayaklı Minare, Diyarbakır için oldukça özel bir yere sahiptir. Minare yapımı sırasında Diyarbakır’ın çeşitli bölgelerinden getirtilen bir çok taş kullanılmıştır. 4 Ayaklı minaredeki her minare İslam dinin içerisindeki 4 mezhebini simgelemektedir. 500 yıldan günümüze kadar koruma altında olan minare gelecek nesillere de başarılı bir şekilde aktarılacaktır.

Hz. Süleyman Camii

Hz. Süleyman Camii

Diyarbakır gezilecek yerler listesi oluştururken Hz. Süleyman Camiyi listenize eklemeyi sakın ve sakın unutmayın. Caminin minaresinde bulunan kitabeye göre cami 1155 yılında yapına başlanıp 1160 yılında tamamlanmıştır. Mimari açıdan birçok güzelliğe sahip olan Hz. Süleyman Cami, şehrin diğer sembolleri arasında yer alıyor.

Diyarbakır Surları

Diyarbakır Surları

Sadece Diyarbakır’daki bu surları görmek için bu şehire birçok kişinin geldiğini biliyor musunuz ? Çin Seddinden sonra dünya üzerindeki en uzun surlar Diyarbakır Surlarıdır olarak tüm dünyada bilinmekte. Yapılış tarihi ile ilgili herhangi bir belge ya da kayıt bulunamamıştır buda gizemliliğini sanki biraz koruyor. Ancak sur taşları üzerinde yapılan karbon testlerinde Diyarbakır Surlarının M.Ö 3,000’li yıllarda yapıldığını belirtmekteler. 5,700 metre uzunluğa sahip olan surların 12 metre yüksekliği bulunmaktadır. Diyarbakır’a kadar gelip surları görmeden giderseniz çok şey kaçırmış olursunuz.

Çayönü Ören Yeri

Çayönü Ören Yeri

Çatalhöyük sonrasında tarihte insanların oluşturmuş olduğu ilk yerleşim yerlerinden birisi de Çayönüdür. M.Ö 10,200 yılında yerleşim merkezi olarak kullanılan bu ören yerinde 6,000 yıl kadar yaşam sürmüştür. Daha sonrasında terk edilen Çayönü günümüzde en çok yerli ve yabancı turist tarafından ziyaret edilen yerler arasında yer almaktadır. Sabah 08:00 ile 18:00 arasında dilediğiniz zaman Çayönü’ne gelerek tarihte kurulmuş ilk yerleşim merkezini ziyaret etme fırsatına sahip olabilirsiniz.

Behram Paşa Konağı

Behram Paşa Konağı

Diyarbakır Anadolu’nun en eski yerleşim yerlerinden birisidir. Tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan bu şehir kendisine özgü bir mimari şekle de sahiptir. Diyarbakır’ın kendisine has ev mimarisini görebileceğiniz en iyi gözlem yerlerinden birisi de Behram Paşa Konağıdır. Diyarbakır’ın Sur ilçesinde yer alan Behram Paşa Konağında Osmanlı mimarisinin de mimarı etkilerini görebilmekte mümkündür.

Cahit Sıtkı Tarancı Evi

Cahit Sıtkı Tarancı Evi

Türk Edebiyatının sembolleri arasında yer alan Cahit Sıtkı Tarancı 1910 yılında Diyarbakır’da dünyaya gelmiştir. Hayatının, çocukluğunun geçtiği bu ev 1973 yılında müzeleştirilmiştir. Cahit Sıtkı Tarancı’nın şiirleri günümüzde bile birçok kişi üzerinde derin etkiler ve izler bırakmaktadır. Şairin şiirlerini ölümsüz kılmak, isminin ebediyen hatırlanması için yapılan bu müze gerçekten sanat severler tarafından görülmeye değer. 2011 yılında 1 yıllık bakım ve onarım gören müze 2012 yılından bu yana aktif bir şekilde ziyaret edilebilmekte.

Adres: Cami Kebir, Telgrafhane Sk. No:19, 21300 Sur/Diyarbakır
Ziyaret Saatleri: 08:00 – 17:00
Giriş Ücreti: Giriş Ücretsizdir

On Gözlü Köprü

On Gözlü Köprü

Burası da Diyarbakır’ın sembolleri arasında yer alan On Gözlü Köprü, Diyarbakır’ın en çok ziyaret edilen yerleri arasında kendini göstermektedir. Mervaoğulları tarafından 1065 yılında inşatına başlanan bu köprünün toplam uzunluğu 175 metredir. 2007 yılına kadar araç trafiğine açık olan köprü, 2007 yılında yapılan restorasyon çalışmaları sonucunda araç trafiğine kapatılmıştır. Diyarbakır’a gelen kişilerin en çok görmek istediği yerler arasında On Gözlü Köprü de yer alıyor.

Surp Giragos Ermeni Kilisesi

Surp Giragos Ermeni Kilisesi

Ortodoks Ermenileri tarafından kullanılan Surp Giragos Ermeni Kilisesi günümüzde halen aktif olarak kullanılmaya devam edilmektedir. Kilisenin tam olarak hangi dönemde inşa edildiği aynı Diyarbakır surları gibi bilinmiyor. Ancak; Polonyalı gezgin olan Simeon tarafından hazırlanan Seyahatnamede kilise ilk kez olarak yazılı kayıtlara geçiriliyor. 1610 yılında ilk kez karşımıza çıkan kilise 1722 yılında büyük bir restorasyon yapılarak tekrar elden geçilmiştir. 1729 yılında daha büyük hale getirilen kilise bugün ki halini alabilmiş.

Hevsel Bahçeleri

Hevsel Bahçeleri

UNESCO Dünya Miras Listesinde ülkemizden 9 adet eser bulunmaktadır bunlardan bir tanesi de Hevsel Bahçeleri. Dicle Nehrinin hemen kıyısında yer almaktadır. 700 hektarlık bir alan üzerine kurulu olan Hevsel Bahçelerinde 30’a yakın medeniyetin izleri bulunmaktadır. Bu bölge ortalama olarak 8,000 yıldır bahçe olarak kullanılıyor. Hem tarım hem kültürel hem de tarihi bir geçmişe ev sahipliği yapıyor.

Keçi Burcu

Keçi Burcu

Diyarbakır Surlarından olan Keçi Burcu, oldukça büyük bir kaya parçasının üzerinde bulunuyor. Mardin kapısının doğu kıyısında yer alan Keçi Burcunun 11 kemerden oluştuğunu görüyoruz. Kim tarafından hangi tarihlerde yapıldığı ise şu an için bir bilgi yok.

Gazi Köşkü

Gazi Köşkü

Seman Köşkü olarak da adlandırılan bu Köşk, 15. yüzyılda inşa edilmiştir. Akkoyunlu Mimari özellikleri ile inşa edilen köşk bizler için ayrı bir önemi bulunuyor. Çanakkale Savaşı sonrasında 16. Kolordu Komutanı olarak Doğu cephesine gönderilen Mustafa Kemal Atatürk, Doğu Cephesine giderken Diyarbakır’da bir süre burada konaklamıştır. Diyarbakır’da Gazi Köşkünde konaklayan Atatürk, 7 Mart 1917 yılına kadar bu köşkte kalmaya devam etmiştir. İçi bu bağlamda yenilerek müzeye dönüştürülmüştür.

Asur Kalesi

Asur Kalesi

Asurlular çok uzun bir süre bu topraklar üzerinde hakimiyetlerini kurdu. Asurlular dönemine inşa edilen bu kalenin 3 tarafı vadilerle çevrili bir vadi üzerinde kurulu olduğunu görüyoruz. Bölgeye hakim bir tepe üzerine kurulan Asur Kalesinin muazzam bir seyir manzarası bulunuyor. Kalenin ön bölümünde çivilerle kazılmış Asur Kralı figürlerine rastlanmaktadır.

Meryem Ana Kilisesi

Meryem Ana Kilisesi

Meryem Ana Kilisesi tam olarak hangi tarihte yapıldığı belli olmayan günümüzde hala ibadet yeri olarak kullanılmaya devam edilmekte. Diyarbakır Arkeoloji Müdürlüğü tarafından yapılan incelemelerde müze geçmişinin 3. yüzyıla kadar dayandığı bilinmektedir. 18. yüzyıldır ayakta kalmayı başaran bu klise, tarih boyunca sayısız bakım ve onarım çalışması görmüştür.

Diyarbakır Arkeoloji Müzesi

Diyarbakır Arkeoloji Müzesi

İlk defa 1934 yılında ziyarete açılan Diyarbakır Arkeoloji Müzesi, bölgede çıkartılan eserlerin sergilendiği çok büyük bir müzedir. Aynı zamanda etnografik eserlerin de yer aldığı müze ara ara bakım ve onarım çalışmalarından geçmiştir. Müzenin bulunduğu yapının da görülmeye değer olduğunu göreceksiniz.

Malabadi Köprüsü

Malabadi Köprüsü

Diyarbakır gezi rehberi konusundaki son önerimiz Malabadi Köprüsü olacaktır. Diyarbakır Silvan yakınlarında olan bu köprünün Batman Çayı üzerinde yer aldığını görüyoruz. Artukluoğlu Beyliği tarafından 1147 yılında inşa edilen bu köprü, Dünya üzerinde taş kemerli köprüler içerisinde en geniş kemer mesafesine sahip köprü olarak gösterilmektedir. Oldukça fazla ziyaret edilen Malabadi Köprüsünün sosyal medya içerisinde binlerce fotoğrafı bulunmaktadır.

Deliler Hanı

Deliler Hanı

1527 yılında Diyarbakır valisi olan Hüsrev Paşa tarafından inşa edilmiştir. Halk arasında Hüsrev Paşa Hanı olarak da biliniyor. 2 katlı olan bu han restore çalışmalarından sonra 120 yataklı bir otele dönüştürüldü. 300 kişilik bir restorana sahip olan bu Han, geçmişin izlerini yaşayabileceğiniz yerlerden birisi olarak göze çarpıyor.

Ziya Gökalp Müzesi

Ziya Gökalp Müzesi

1876 yılında, Diyarbakırlı Ziya Gökalp’in doğup büyüdüğü ev, 1956 yılında müzeye dönüştürülmüştür. Müzenin içerisinde Ziya Gökalp’in kitapları, özel eşyaları, fotoğrafları bulunuyor. Sivil mimarisiyle dikkat çekilen ve 1806 yılında inşa edilen bu yapı, Melik Ahmet Caddesinde bulunuyor. Diyarbakır evlerinden biraz daha farklı inşa edilen bu yapıyı, yerinde görerek önemli yazarın eserlerini bizzat kendiniz görebilirsiniz.

Cahit Sıtkı Tarancı Müzesi

Cahit Sıtkı Tarancı Müzesi

Edebiyatımızın önemli şairleri arasında yer alan Cahit Sıtkı Tarancı’nın 1910 yılında doğduğu bu ev, 1973 senesinde Kültür Bakanlığınca satın alınmış ve müze haline getirilmiştir. Şehir merkezinin Cami Kebir Mahallesinde yer alan müzede, şair Cahit Sıtkı Tarancı’nın kitapları, şiirleri, mektupları ve kişisel eşyaları yer alıyor. 1733 yılında inşa edildiği belirtilen bu müzeyi, siz de Diyarbakır geziniz sırasında görebilirsiniz.