Karadeniz’de gezilecek yerler saymakla bitmez ama öne çıkanları bu yazıda size aktarmaya çalışacağız. Karadeniz’ e kıyısı olan iller ülkemizin önemli turistik yerleri olarak gösterilebilir. Bunun sebebi ise Karadeniz kıyısında geçmişte birçok medeniyetin kurulmasıdır. Bu yazımızda sizlere sadece Karadeniz bölgesinde değil Karadeniz’e kıyısı olan illerde bulunan gezilecek güzel yerler hakkında bilgiler vereceğiz. Buraları ziyaret etmeden önce bu bilgiler sayesinde bir ön hazırlık yapabilirsiniz.
Karadeniz’de Gezilecek Yerler Listesi
Gölcük Tabiat Parkı
Bolu ili sınırları içerisinde bulunan Gölcük Tabiat Parkı Bolu merkezine yaklaşık olarak 15 kilometre uzaklıkta bulunmaktadır. Gölün çevresinde bir orman bulunur ve bu sayede burada güzel bir tatil geçirmek mümkün olmakta. Burada ateş yakılacak yerler önceden belirlenmiş ve bu belirlenen alanların dışında ateş yakılması yasaklanmıştır. Gölcük Tabiat Parkı giriş ücreti olarak 5 TL ödenmekte ve burası sabah 8 ile akşam saat 18 saatleri arasında açıktır.
Abant Gölü
Ülkemizin en meşhur göllerinden bir tanesi olan Abant Gölü yaklaşık olarak Bolu merkezine 35 kilometre mesafededir. Buraya yılın her mevsiminde gelmek mümkün. Buraya gelerek bu güzelliğin tadını çıkarabilirsiniz. Burada bulunan konaklama tesisleri sayesinde güzel bir tatil geçirebilirsiniz. Göl alanına girmek yayalar için ücretsiz olsa da araç girişleri için araç başına 12 TL alınmakta.
Yedigöller Milli Parkı
Yaklaşık olarak 2 hektarlık çok büyük bir alana yayılmış olan Yedigöller Milli Parkı buraya gelenlerin uğramadan geçmedikleri bir yer. Her mevsim yağış alıp serin olsa da özellikle bahar aylarında burası daha güzel olmakta. Merkeze 40 kilometrelik bir mesafede bulunduğu için Bolu merkezde konaklama yapıp buraya gün içinde gelip gitmek de oldukça kolay. Eğer çadır kampını seviyorsanız Yedigöller Milli Parkı tam size göre bir yer. Buraya giriş için 5 TL ücret alınmaktadır.
Sülüklü Göl Tabiat Parkı
Bolu’nun Mudurnu ilçesi sınırları içinde bulunan Sülüklü Göl Tabiat Parkı Karadeniz bölgesinde bulunan turistik yerlerden bir tanesi. Tektonik hareketler sonucunda meydana gelen bu göl Hongurdak deresi tarafından beslenmekte. Sülüklü Göl Tabiat Parkı’na giriş için kişi başı 4 TL alınmakta.
Sünnet Gölü
Bir heyelan sonucu oluştuğu düşünülen Sünnet Gölü toplamda 1.8 kilometre karelik bir alanı kaplamaktadır. 20 metre derinliği olan bu göl özellikle doğaseverlerin her mevsim uğradıkları bir yer. Yolunuz Bolu Göynük’e düşerse kesinlikle burayı ziyaret etmenizde fayda var.
Bolu’da yer alan ve gezilmesi gereken en önemli yerlerin listesini bu şekilde bitirmiş olduk. Yazımızın bu noktasından itibaren ise Zonguldak ili içerisinde bulunan turistik açıdan önemli olup gezilmesi gereken yerlerin bir listesini bulacaksınız.
Gökgöl Mağarası
Yaklaşık olarak 350 yıl önce meydana gelmiş olan kalker oluşumlarının içinde kalmış bu mağara turistlerin yoğun ilgisini çeken noktalardan bir tanesi. Burası aynı zamanda Zonguldak ilinin de en çok ziyaret edilen bölgesi. Zonguldak merkezde bulunan Gökgöl Mağarası sabah 9 ile akşam 18 saatleri arasında ziyaret edilebilmekte ve giriş ücreti 10 TL.
Cehennemağzı Mağaraları
Ereğli ilçesinde bulunan Cehennemağzı mağaraları ile birlikte Kilise Mağarası ve Ayazma Mağarası burada bulunan diğer mağaralardan. Süleymanlar Mevkii sınırları içindeki mağarayı ziyaret etmek için 6 TL ödemek gerekiyor
Filyos Kalesi
Zonguldak ilinin Çaycuma ilçesinde bulunan Filyos Kalesi’nin Orta Çağ’da inşa edildiği düşünmekte. Kalenin manzarası hem denizi hem de burada bulunan plajı görmekte. Çaycuma ilçesinde bulunan Filyos Kalesi tüm yıl boyunca yerli ve yabancı turistlerin akınına uğruyor.
Zonguldak’ta yer alan ve gezilmesi gereken en önemli yerlerin listesini bu şekilde bitirmiş olduk. Yazımızın bu noktasından itibaren ise Kastamonu ili içerisinde bulunan turistik açıdan önemli olup gezilmesi gereken yerlerin bir listesini bulacaksınız.
Ilıca Şelalesi
Kastamonu ili Pınarbaşı ilçesinde yer alan Ilıca Şelalesi adını Ilıca Köyü’nden almaktadır. Ilıca köyüne geldikten sonra şelaleye ulaşmak için yaklaşık olarak 15 dakikalık bir yürüyüş yapmak gerekiyor.
Valla Kanyonu
1000 metre yüksekliğe sahip olan Valla kanyonu dünyanın en derin ikinci kanyonu olarak biliniyor. Bu bakımdan Valla kanyonu da hem dünyanın hem de ülkemizin önemli turistik merkezleri arasında yer almakta. Burada bulunan teras sayesinde mükemmel bir manzaranın tadını çıkarmak mümkün oluyor.
Kastamonu’da yer alan ve gezilmesi gereken en önemli yerlerin listesini bu şekilde bitirmiş olduk. Yazımızın bu noktasından itibaren ise Karabük ve Çorum illeri içerisinde bulunan turistik açıdan önemli olup gezilmesi gereken yerlerin bir listesini bulacaksınız.
Kristal Cam Teras
Yerden yüksekliği 100 metre olan bu cam teras sayesinde aşağıda bulunan derin vadinin tadını çıkarmak mümkün. Tamamı cam olan bir yüzeye sahip olduğu için bu terasın üzerinde durmak biraz cesaret istiyor. Her ne kadar camdan inşa edilmiş olsa da burası 75 tonluk bir ağırlığı kaldıracak kapasiteye sahip. Yolunuz Safranbolu’ya düşerse kesinlikle Kristal Cam Terası ziyaret etmelisiniz.
İncesu Kanyonu
Ülkemizin önemli turistik merkezlerinden biri olan İncesu kanyonu kesinlikle ziyaret edilmesi gereken bir yer. Çorum’un Ortaköy ilçesi sınırları içinde bulunan İncesu kanyonu yaklaşık olarak 12 kilometre uzunluğunda ve tek bir girişe ve tek çıkışa sahip. Kanyon özellikle rafting ve yürüyüş sporları için oldukça uygun.
İskilip Kaya Mezarları
Osmanlı döneminde inşa edilmiş olan 100 metre yüksekliğindeki bu Kaya mezarlar bu bölgede bulunan en önemli turistik merkezlerden. Biraz aşağıda aynı bölgede de roma dönemine ait başka mezarlar görmek de mümkün. Yolunuz buraya düşerse İskilip kaya mezarlarını mutlaka ziyaret edin.
Karabük ve Çorum’da yer alan ve gezilmesi gereken en önemli yerlerin listesini bu şekilde bitirmiş olduk. Yazımızın bu noktasından itibaren ise Sinop ili içerisinde bulunan turistik açıdan önemli olup gezilmesi gereken yerlerin bir listesini bulacaksınız.
Erfelek Şelalesi
Sinop ili sınırları içinde bulunan Erfelek Şelalesi eşsiz görünümü sayesinde buraya gelenleri kendine hayran bırakan bir yer. Sinop’un en hareketli turistik merkezlerinden bir tanesi olan bu şelale çıkardığı ses ile buraya gelenleri de kendine hayran bırakıyor. Yolunuz Sinop merkeze düşerse Erfelek yolu üzerinde bulunan Erfelek Şelalesi’ni kesinlikle ziyaret etmelisiniz. Burada geçireceğiniz birkaç saat sonunda kendinizi daha zinde ve kafanızın tamamen rahatlamış olduğunu hissedeceksiniz.
Sinop Kalesi
Çok eski bir tarihe sahip olan Sinop Kalesi çeşitli medeniyetler tarafından kullanılmıştır. 23 metre yüksekliğinde ve 2050 metre uzunluğundaki bu Kale tarihin çeşitli dönemlerinde birçok defa restore edilmiştir. İki büyük girişi bulunan kalenin tamamı surlar ile çevrilidir.
Sinop’ta yer alan ve gezilmesi gereken en önemli yerlerin listesini bu şekilde bitirmiş olduk. Yazımızın bu noktasından itibaren ise Samsun ili içerisinde bulunan turistik açıdan önemli olup gezilmesi gereken yerlerin bir listesini bulacaksınız.
Bandırma Vapuru
Bir kopyası olsa da Mustafa Kemal’i Samsun’a getiren vapur ile birebir aynıdır. Bir müze olarak hizmet veren vapurun içinde balmumu ile yapılmış olan heykelleri görmek de mümkündür. Vapuru ziyaret etmek için Canik’e gelmeniz gerekiyor.
Onur Anıtı
1969 yılında açılan bu anıt Samsun Limanı’nda bulunuyor. Anıtın üzerinde bulunan taşta ise “1919 senesi mayısının 19’uncu günü Samsun’a çıktım” ibaresi bulunmakta. Samsun İlkadım sınırları içerisinde bulunan bu anıtı buraya geldiğinizde kesinlikle göreceksiniz.
Amisos Tepesi
Samsun eski adıyla Amisos olarak bilinir. Tepe de adını buradan almıştır. Buraya geldiğinizde güzel manzaranın tadını çıkarmak için teleferiği kullanabilirsiniz. Bununla birlikte yürüyüş yolları üzerinde yürüyerek etrafta bulunan kral mezarlarını görmeniz de mümkün. Yemek yemek için bir restoran ve sevdiklerinize hediyelik eşyalar almak için bir de dükkân bulunmakta.
Samsun’da yer alan ve gezilmesi gereken en önemli yerlerin listesini bu şekilde bitirmiş olduk. Yazımızın bu noktasından itibaren ise Amasya ili içerisinde bulunan turistik açıdan önemli olup gezilmesi gereken yerlerin bir listesini bulacaksınız.
Aynalı Mağara
Burada bulunan mağaraların en bilineni olan aynalı mağara dağdaki kayaların oyulması ile yapılmıştır. Yerden 15 metre yükseklikte bulunan bu mağara patlatma yöntemiyle inşa edilmiştir. Mağaranın özelliği ise güneş ışıklarının buraya vurduğu zaman tıpkı bir ayna gibi parlamasıdır. Mağaraya Amasya merkezden yürüyerek ulaşmak mümkündür. Merkezde olduğu için aynı gün içinde daha başka tarihi ve turistik yerleri de ziyaret edebilecek zamanınız olacaktır.
Borabay Gölü Tabiat Parkı
Amasya’nın Taşova ilçesine 25 kilometre uzaklıktadır ve tektonik hareketler sonucu oluşan bir göldür. Gölün etrafında çadır kampı yapmak için son derece müsait alanlar mevcuttur. Buraya geldiğinizde yanınıza önemli eşyalarınızı almayı unutmayın. Çünkü burası merkeze uzak bir yer olduğundan dolayı geceleyin burada konaklama yaptığınızda doğa ile baş başa kalacaksınız. Borabay Gölü Tabiat Parkı alanı içerisinde günübirlik olarak gelip piknik yapabileceğiniz yerler de bulunmakta. Eğer güzel bir doğa ve temiz bir hava arıyorsanız mutlaka burayı ziyaret etmelisiniz. Taşova Yakakent sınırları içinde bulunan Borabay Gölü tabiat Parkı’na giriş ücreti için 9 TL ödemek gerekiyor.
Kral Kaya Mezarları
Amasya denildiğinde akla gelen ilk tarihi eserlerden olan Kral Kaya Mezarları Harşena Dağı’nın üzerine oyularak inşa edilmiştir. Burada 23 adet kaya mezarı bulunur. Mezarlar buraya bilinçli bir şekilde yapılmıştır çünkü burası tüm şehre hâkim bir yerdir ve kralların sürekli olarak şehri görmeleri istenmiştir. Mezarlar Mitridat Krallığı zamanında yapılmıştır. Burada bulunan en büyük mezar ise Batı yönünde bulunan son mezardır. Burayı ziyaret etmek biraz zor olabilir çünkü burası merdivenle çıkılan bir yer. Zaman içinde çeşitli defalar tahribata uğrasa da günümüze gelmeyi başarmıştır. Yuvacık köyü sınırları içinde bulunan Kral Kaya Mezarlarını ziyaret etmek için herhangi bir ücret ödenmiyor.
Amasya’da yer alan ve gezilmesi gereken en önemli yerlerin listesini bu şekilde bitirmiş olduk. Yazımızın bu noktasından itibaren ise Tokat ili içerisinde bulunan turistik açıdan önemli olup gezilmesi gereken yerlerin bir listesini bulacaksınız.
Hıdırlık Köprüsü
Tokat ili sınırları içinde bulunan köprü aynı zamanda Selçuklu İmparatorluğu’nun en önemli yapılarından bir tanesidir. Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat’ın 3 torunu tarafından yaptırılmıştır. Köprünün en önemli özelliği ise günümüzde kitabesi ile birlikte ulaşan tek köprü olmasıdır.
Kaz Gölü
Tokat ili sınırları içinde bulunan ve merkeze 40 kilometrelik bir mesafede yer alan Kaz Gölü özellikle göçmen kuşların göç yolları üzerinde bulunmasından dolayı 100’ün üzerinde kuş türüne ev sahipliği yapar. Yaklaşık olarak 1200 hektarlık bir alana yayılmıştır. Tokat’ın Pazar ilçesine yolunuz düşerse Kaz Gölü kesinlikle ziyaret edilmesi gereken yerlerin başında gelmekte. Buraya giriş için herhangi bir ücret ödemek gerekmiyor. Burası özellikle çocuğu olan insanların onları mutlu etmek için gelebilecekleri en iyi seçeneklerden bir tanesi. Buraya gelerek bu hayvanları doğal yaşamlarında görmek ve fotoğraflayabilmek mümkün.
Zinav Gölü
Tatlı suya sahip olan bu gölün etrafı koruma altında bulunan büyük bir ormandır. Gölün özelliği ise Kızılkanat adıyla anılan çok lezzetli bir balığın burada yaşamasıdır. Tokat Reşadiye geldiğinizde Göle ulaşmanız çok zaman almayacaktır. Tokat nispeten küçük bir il sayıldığı için bir iki gün içerisinde burada bulunan tüm tarihi ve turistik merkezleri dolaşabilirsiniz.
Tokat’ta yer alan ve gezilmesi gereken en önemli yerlerin listesini bu şekilde bitirmiş olduk. Yazımızın bu noktasından itibaren ise Ordu ili içerisinde bulunan turistik açıdan önemli olup gezilmesi gereken yerlerin bir listesini bulacaksınız.
Perşembe Yaylası
Ordu’nun Aybastı ilçesine yaklaşık olarak 17 kilometre uzaklıkta bulunan Perşembe Yaylası bu bölgede bulunan önemli doğa merkezlerinden bir tanesi. Kendine özgü doğası sebebiyle her dönem insanların buraya akın etmelerine sebep olmakta. 1991 yılından bu yana önemli bir turizm merkezi olarak faaliyet gösteren yayla piknik yapmak ya da yamaç paraşütü yapmak isteyenler için güzel bir nokta.
Yasonburnu Yarımadası
Ordu Perşembe sınırları içerisinde bulunan bir diğer turistik merkez olan Yasonburnu yarımadası, turistik bir merkez olup insanların yoğun ziyaretine rağmen yıllardan beri özelliğini kaybetmeyerek aynı doğal dokusunu korumayı başarmıştır. Her ne kadar turistik bir merkez olsa da burası sadece bilenlerin uğradığı bir yerdir. Ancak yavaş yavaş internet üzerindeki gezginler tarafından çeşitli videolar ile insanlara tanıtılmaya başlanmış bir yerdir.
Boztepe
Ordu şehrinin ayaklarınızın altında olmasını istiyorsanız Boztepe’yi kesinlikle ziyaret etmeniz gerekiyor. Denizden yüksekliği 500 metre olduğu için buraya tırmanmak teleferik ile yapılmakta. Ancak yürüyerek tırmanmak isteyenler için de bir yol bulunuyor. Tepede bulunan çay bahçeleri ve restoranlar sayesinde burada karnınızı doyurabilir ve güzel bir vakit geçirebilirsiniz. Tepeye çıkmak için kullanılan teleferik ücretlidir. Yürüyerek çıkış biraz zor olsa da iniş de bir o kadar kolay ve manzaranın tadını çıkararak yapılmakta.
Ulugöl Tabiat Parkı
Ordu sınırları içerisinde bulunan en büyük göl olan Ulugöl’ün deniz seviyesinden yüksekliği 1500 metredir. Gölü çevreleyen ormanlar tam anlamıyla kamp yapılacak bir doğa sunmaktadır. Çadır kampı yapmak isteyip temiz havanın tadını çıkarmak isteyenler için burası son derece güzel bir yer.
Ordu’da yer alan ve gezilmesi gereken en önemli yerlerin listesini bu şekilde bitirmiş olduk. Yazımızın bu noktasından itibaren ise Giresun ili içerisinde bulunan turistik açıdan önemli olup gezilmesi gereken yerlerin bir listesini bulacaksınız.
Kümbet Yaylası
Eğer kır bir alanda piknik yapmak hoşunuza gidiyorsa Kümbet Yaylası tam size göre. Aslında elbette sadece piknik yapma amaçlı buraya gelinmiyor. Burası aynı zamanda güzel bir vakit geçireceğiniz doğa ile iç içe olan nadide bir ortam. Buranın temiz havasını solumak isterseniz Dereli Giresun’da bulunan yaylayı ziyaret edin.
Kuzalan Tabiat Parkı
Kuzalan Tabiat Parkı içinde bulunan en ilgi çekici yer Mavigöl’dür. Buraya akan Kuzalan Şelalesi her mevsim insanların yoğun ilgisine uğramakta. Sahil yolundan yaklaşık olarak 20 kilometre içeriye girdikten sonra Dereli İlçesine ulaşacaksınız. İlçeye geldiğinizde ise bu sefer Şebinkarahisar istikametini takip edip yine yaklaşık 25 kilometre sonra tabiat parkının da bağlı olduğu Pınarlar Köyü’ne ulaşacaksınız.
Bedrama Kalesi
Tamamen kayalar üzerine kurulmuş olan bu kale Giresun sınırları içerisinde ziyaret edebileceğiniz ünlü turistik yerlerden bir tanesi. Tirebolu ilçesinden yaklaşık olarak 8 kilometre mesafede bulunan bu kaleyi gördüğünüz anda ihtişamı karşısında büyüleneceksiniz. Tamamen kayalar üzerinde olması insanların en çok ilgisini çeken nokta.
Giresun’da yer alan ve gezilmesi gereken en önemli yerlerin listesini bu şekilde bitirmiş olduk. Yazımızın bu noktasından itibaren ise Gümüşhane ili içerisinde bulunan turistik açıdan önemli olup gezilmesi gereken yerlerin bir listesini bulacaksınız.
Limni Gölü Tabiat Parkı
Denizden yüksekliği 2025 metre olan Limni Gölü Tabiat Parkı tamamen bir orman görünümündedir. Burada bir ormanın içinde bulabileceğiniz ağaçlık alanları, gölleri ve üzerinde oturup piknik yapabileceğiniz çimenlik alanları bulacaksınız. Limni Gölü Tabiat Parkı’na giriş için 3.5 TL ödemek gerekmekte. Bununla birlikte burası sabah 08:00 ve akşam 18:00 saatleri arasında hizmet veriyor. Bu sebepten dolayı burada çadır kampı yapmak ya da geç saatlere kadar kalmak mümkün olmuyor.
Santa Harabeleri
Gümüşhane sınırları içinde bulunan en önemli tarihi eserlerin başında Santa Harabeleri gelmekte. Rumlar tarafından inşa edilen bu yerleşim merkezinin yapılmasının asıl amacı ise çetelerin yerleşimlerini sağlayabildikleri ortak bir merkez yaratmaktı. Günümüze kadar gelen yapıların tamamı 300 adettir. Oldukça büyük olan bu yerleşimin her sokağında bir kilise bulunmakta. Aynı zamanda yaşayanların faydalanmaları için sık bir şekilde yapılan çeşmeler de ilk bakışta dikkat çeken unsurlar arasında geliyor. Bu yerleşim merkezinin bulunduğu yer aslında tam anlamıyla günümüzde yayla diyebileceğimiz bir yer. Bu bakımdan buraya çıktığınız oldukça serin ve çoğunlukla yağışlı bir hava sizi bekliyor olacaktır. Gümüşhane merkezinde bulunan Santa Harabelerine ulaşım da bu bakımdan oldukça kolay.
İmera Manastırı
İmera Manastırı ve bulunduğu bölge uzun bir süredir arkeolojik sit alanı olarak çalışmaların devam ettiği bir yerdir. Ülkemizdeki tarihi yapılar ile karşılaştırıldığı zaman İmera Manastırı’nın günümüze kadar ulaşan en sağlam tarihi eser olduğunu söylemek mümkün. Tapınağın girişinde bulunan yazıtlara bakıldığında burasının 1350 yılında yapıldığı anlaşılmakta. Yağlıdere Köyü üzerinden hareketle İmera Manastırına ulaşmak mümkün. Burayı gezmek için çok fazla vakit harcamanıza gerek yok. Eğer programınızı doğru bir şekilde yaparsanız aynı gün içerisinde daha başka tarihi ve turistik mekanı ziyaret etmeniz de mümkün olacaktır.
Gümüşhane’de yer alan ve gezilmesi gereken en önemli yerlerin listesini bu şekilde bitirmiş olduk. Yazımızın bu noktasından itibaren ise Bayburt ili içerisinde bulunan turistik açıdan önemli olup gezilmesi gereken yerlerin bir listesini bulacaksınız.
Bayburt Kalesi
Bayburt Kalesinin önemli özelliklerinin başında Karadeniz ile Basra Körfezi arasında yer almakta olan ticaret yolunun üzerinde olması geliyor. Elbette bu durum şu anda o kadar önem teşkil etmemekte. Ancak zamanında seyyahlar tarafından kullanılan bu yol üzerindeki kale bir dinlenme alanı olarak kullanılmaktaydı. Bu sebepten buraya uğrayan seyyahların pek çoğunun kale hakkındaki düşünceleri yazdıkları seyahatnamelerde yer almakta. Halfikale mevkiinde bulunan kaleyi ziyaret etmek için herhangi bir ücret ödemek gerekmiyor.
Sırakayalar Şelaleleri
Bayburt merkezde bulunması itibariyle Sırakayalar Şelalelerine ulaşmak oldukça kolaydır. Şelalelerin bulunduğu yerin manzarası yerli ve yabancı pek çok turisti kendisine hayran bırakmakta. Burası aynı zamanda Karadeniz’de bulunan ve en çok ziyaret edilen turistik mekanların başında geliyor. Yaz aylarında buraya yolunuz düşerse yerli halk tarafından mesire alanında düzenlenen şenliklere de denk gelebilirsiniz. Sırakayalar mevkiinde bulunan Sırakayalar Şelalelerini ziyaret etmek için herhangi bir ücret ödemiyorsunuz.
Bayburt’ta yer alan ve gezilmesi gereken en önemli yerlerin listesini bu şekilde bitirmiş olduk. Yazımızın bu noktasından itibaren ise Trabzon ili içerisinde bulunan turistik açıdan önemli olup gezilmesi gereken yerlerin bir listesini bulacaksınız.
Sümela Manastırı
Trabzon ili Maçka ilçesi sınırları içerisinde bulunan Sümela Manastırı özellikle yabancı turistlerin en çok bildikleri yerlerin başında gelmekte. Trabzon’a gelen yabancı turistler burayı ziyaret etmeden kesinlikle Trabzon’dan ayrılmıyorlar. 365 ile 395 yılları arasında yapıldığı tahmin edilen manastırın en büyük özelliği ise tamamen dağ üzerindeki kayaların oyulmasıyla inşa edilmiş olması. Yerel halk burayı Meryem Ana olarak adlandırmakta. Burası güzel ve anlamlı fotoğraflar çekmek için son derece uygun bir yer. Sümela Manastırı için giriş ücreti 10 TL.
Uzungöl
Tamamen bir vadi içerisinde kalan Uzungöl, çevresindeki yerleşim birimleri ile birlikte son derece eşsiz bir görüntü oluşturmakta. Çaykara’ya yaklaşık olarak 20 kilometrelik bir mesafede olan Uzungöl deniz seviyesinden de 1100 metre yüksektedir. Konumu itibariyle burasın yılın büyük çoğunluğunda yağış almakta. Gölün etrafına yerleşim 1586 yılından itibaren başlamıştır.
Çal Mağarası
Çal Mağarasının en büyük özelliği dünya üzerinde bulunan en büyük ikinci mağara olmasıdır. Buraya girdiğinizde dünya ile olan ilişkiniz tamamen kesilmekte ve kendinizi başka bir dünyadaymış gibi hissediyorsunuz. Mağaranın içinde uzun sayılabilecek bir yürüyüş yolu mevcut. Ancak bu yol özellikle kış aylarında mağara içindeki suyun yükselmesiyle birlikte zaman zaman su altında kalabiliyor. Bununla birlikte eğer nefes darlığı, astım ya da sinüzit problemleriniz varsa bu mağaranın bu rahatsızlıkları iyileştirme konusunda yararlı olduğu konuşulmakta. Çalköy mevkiinde bulunan mağaraya giriş ücreti olarak 7.5 TL ödemek gerekiyor.
Düzköy Yaylası
Yaylaları ile ünlü olan Trabzon’un en ünlü yaylalarından bir tanesi olan Düzköy Yaylası aslında küçük bir köy konumunda. Burada bakkal, kasap, manav ve fırın gibi ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz dükkanlar bulunuyor. Bununla birlikte buradaki halkın faydalanması için kıraathane bile yapılmış. Düzköy Yaylası üzerinde 20 adet pansiyon bulunmakta ve buraya gelen turistler bu pansiyonlarda kalabilmekteler. Ayrıca belirli dönemlerde yaylada çeşitli eğlence ve festivaller de düzenlenmekte.
Fırtına Deresi
Rafting ile ünlü olan Fırtına Deresi yılın belirli aylarında bu sporu yapmak isteyen kişilerin akınına uğrayan bir yer. İsteyenler bu sporu yaparken, isteyenler ise dere üzerinde bulunan köprülerden rafting yapanların doğa ile girdikleri zorlu mücadeleleri izleyebiliyorlar. Bu köprüler aynı zamanda fotoğraflara güzellik katan eşsiz görüntülerin yakalanması için de kolaylık sağlıyor. Yolunuz Rize Çamlıhemşin’e düşerse Fırtına Deresini kesinlikle ziyaret edin.
Trabzon’da yer alan ve gezilmesi gereken en önemli yerlerin listesini bu şekilde bitirmiş olduk. Yazımızın bu noktasından itibaren ise Rize ili içerisinde bulunan turistik açıdan önemli olup gezilmesi gereken yerlerin bir listesini bulacaksınız.
Zil Kalesi
Çamlıhemşin merkeze yaklaşık olarak 15 kilometrelik bir mesafede bulunan Zil Kalesi’nin bulunduğu alan birinci derece sit alanı olarak belirlenmiştir. Bu yüzden burada herhangi bir yerleşim bulunmuyor. Eğer burayı ziyaret edeceksiniz günübirlik gelmek yerinde bir tercih olacaktır. Kale çok yüksek bir kaya kütlesinin üzerine inşa edilmiştir ve denizden yüksekliği 750 metredir. Hemen yanından geçen dereden ise 100 metre yukarıdadır. Zil Kalesini ziyaret etmek isteyenler giriş ücreti olarak 3 TL ödüyorlar.
Elevit Yaylası
1884 metre yükseklikteki Elevit Yaylası tipik Karadeniz Bölgesi yaylaları gibi oldukça serin ve hemen hemen her zaman yağışlı bir havaya sahiptir. Özellikle bahar aylarında burayı ziyaret etmek isteyenler giyecek anlamında tedarikli şekilde buraya gelmelidir. Burası daha çok yurt dışında yaşayan gurbetçilerin ziyaret ettiği yaylalardan bir tanesidir. Ağustos Ayında burada yapılan şenlikler turistler tarafından ilgi ile takip edilir. Bölgede çok sayıda yabani hayvan görmek ve fotoğraflamak da mümkündür.
Ayder Yaylası
Karadeniz ve yayla dendiğinde akla gelen ilk yayla Ayder Yaylasıdır. Burasının eşsiz güzelliği ve bölgede bulunan şifalı suların bolluğu insanların buraya gelmelerinde en önemli iki noktadır. Çamlıhemşin merkezine yaklaşık olarak 19 kilometrelik bir mesafede bulunan yayla alanına giriş ücreti sadece otomobillerden alınmakta. Bu ücret 10 TL’dir. Burada birkaç gün geçirecekseniz kesinlikle giyecek anlamında tedarikli gelmeniz gerekiyor. Yaylaya gelirken yanınızda kesinlikle spor ayakkabı getirmeyin ya da eski varsa onları yanınıza alın. Bunun sebebi ise burasının sürekli yağmur almasından dolayı toprağının kısa bir süre içerisinde çamur halini almasından dolayıdır. Aynı şekilde şemsiye yerine bir yağmurluk getirirseniz sürekli olarak elinizle şemsiye tutma külfetinden de kurtulmuş olursunuz. Zira buraya gelenlerin en büyük şikayetleri şemsiye ile gezmekten doğanın tadını çıkaramamaları.
Pokut Yaylası
Çamlıhemşin ilçesi sınırları içerisinde bulunan bir başka yayla ise Pokut Yaylasıdır. Denizden yüksekliği 2000 metre olan yayla görsel anlamda tam bir şölen sunar. Öyle ki bu yaylaya çıktığınızda bulutların altınızda kaldığını kolaylıkla görebilirsiniz. Ortanköy mevkiinde bulunan yayla ülkemizin en nadide yaylalarından bir tanesidir. Eğer fotoğrafçılıkla uğraşıyorsanız ya da anı mahiyetinde de olsa güzel fotoğraflar çekmek isterseniz Pokut Yaylası size umduğunuzdan daha fazlasını verecektir.
Kaçkar Dağları Milli Parkı
Kaçkar Dağları Milli Parkı özellikle çadır kampı yapmak isteyenler için son derece güzel bir yerdir. Milli parkın içerisinde geniş bir orman, göl ve çok çeşitli nehirler bulunmakta. Burası aynı zamanda dağcılık sporu ile ilgilenenlerin de ziyaret ettikleri bir yer. Eğer buraya gelirseniz geçireceğiniz birkaç saatten sonra temiz havanın etkisiyle ciğerlerinizin yanmaya başladığını hissedeceksiniz. Beştepe mevkiinde bulunan milli parka giriş için herhangi bir ücret ödenmiyor.
Rize’de yer alan ve gezilmesi gereken en önemli yerlerin listesini bu şekilde bitirmiş olduk. Yazımızın bu noktasından itibaren ise Artvin ili içerisinde bulunan turistik açıdan önemli olup gezilmesi gereken yerlerin bir listesini bulacaksınız.
Deliklikaya Şelalesi
Bu şelalenin en büyük özelliği buraya yakın yerde yaşayanlardan başka kimsenin varlığını bilmemesidir. Ancak son zamanlarda özellikle buraya gelen turistlerin çektikleri fotoğraflar ve yazdıkları makaleler sayesinde ünü yavaş yavaş duyulmaya başlamıştır. Adının duyulmaya başlamasının hemen ardından ise buraya bir yol yapıldı ve daha çok insanın burayı ziyaret etmesinin önü açılmış oldu. Şelale adını kayaların arasında açılmış olan bir delikten suyun akmasından almıştır. Bu su yaklaşık olarak 7 metrelik bir yükseklikten aşağı doğru akar ve döküldüğü yerde bir göl oluşturmuştur.
Arsiyan Yaylası
Karadeniz Bölgesinde Artvin sınırları içerisinde bulunan bir başka yayla da Arsiyan Yaylasıdır. Yayla Yalnızçam Dağlarının üzerinde yer almakta. Yaylanın hemen kuzey tarafından Gürcistan sınırı bulunmakta. Yakınında bulunan köyler ise Pınarlı Köyü ve Posof köyüdür. Buraya gelmek için Şavşat’tan yola çıkılır. Kullanılan yol ise düzgün ve işlek bir yoldur. Yaylaya geldiğinizde bu yaylanın diğer yaylalardan biraz farklı olduğunu sizler de göreceksiniz.
Karagöl Sahara Milli Parkı
Karagöl Sahara Milli Parkı yılın belli dönemlerinde insanların daha çok akınına uğrayan bir yerdir. Bunun sebebi ise buranın kendi güzelliğinin yanında bir de düzenlenen festivallerin olması. Bunlardan en bilineni ise Sahara Pancarcı Şenlikleri’dir. Şenliklerin başlamasıyla birlikte yakın ilçelerde bulunan hak buraya akın eder. Bununla birlikte milli park içerisinde çadır kampı yapmak mümkündür. Çadır kurulabilecek çok güzel göl kenarları mevcuttu.
Hatila Vadisi
Artvin merkezinde bulunan Hatila Vadisi’ne ulaşım bu yüzden oldukça kolaydır. Buraya geldiğinizde sizi son dere yüksek bir vadi karşılar. Vadiyi tepeden gören yüksek yamaçların birinde konuşlanmış olan tesisten ise vasiye tepeden bakabilir ve bu muhteşem manzaranın tadını çıkarabilirsiniz. Tamamen cam olan bu teras pek çok insanın da korkmasına sebep olur. Teras 7 metre uzunluğundadır ve 2016 yılından beri hizmet vermektedir. Burası aynı zamanda Karadeniz’de bulunan en ihtişamlı yerlerin başında gelir.
Ciro Şelalesi
Türkiye’nin en uzun şelalesi olan Ciro Şelalesi ihtişamıyla insanları kendine hayran bırakan bir şelale. Bu şelalenin en büyük özelliği ise sadece tek bir basamak şeklinde dökülmesidir. Bu da ortaya çıkan sesin çok yüksek ve muazzam bir ses olmasına sebep olur. Şelalenin döküldüğü yükseklik yaklaşık olarak 165 metredir. Artvin Yusufeli’ne geldiğinizde kesinlikle bu şelaleyi görmeden buradan ayrılmayın. Şelalenin yakınında bulunan yerleşim yerlerinde yemek ihtiyacınızı karşılamanız mümkün. Eğer kendi aracınızla buraya gelmek isterseniz şelaleye giden yolun oldukça bozuk ve engebeli olduğunu hatırlatmak isteriz. Bunun yerine buraya gelen minibüsleri tercih etmek çok daha makul olacaktır.
Yorumlar