Pokut Yaylası

Ağaçlar Üzerinde Yükselen Bir Taht

Ne mutlu ki dünyanın farklı coğrafyalarında, birbirinden apayrı güzel manzaralara şahit olmuşuzdur, ama Pokut’un güzelliği karşısındaki şaşkınlık bambaşka. Karadeniz’in en güzel yaylalarını keşfetmek için hazırlanırken, hayallerini kurduğumuz Pokut gözler önünde gerçeğe döndüğünde an bile tam olarak “gerçek”miş gibi hissettirmedi. Sanki gözleri biraz avuşuturunca kaybolacak, camı kapattıktan sonra bir daha gözükmeyecek gibi “hayali” bir andı Pokut. Öyle bir noktaya kurulmuş ki Pokut Yaylası, ağaçlar üzerinde yükselen bir tahta oturmuş gibi hissediyorsunuz kendinizi.

Doğu Karadeniz, özellikle Rize’nin Kaçkar Dağları çok özel yaylalara ev sahipliği yapıyor, fakat Pokut’un yeri gerçekten bambaşka.  Kutu kutu ahşap evler sanki dekor olsun diye dizilmiş. Açık yeşil dağ sırtı çam ağaçlarına kavuşurken dünyanın sonuna doğru ilerliyormuş gibi hissettiriyor. Oradayken her saniye kendinizi şanslı hissedeceğiniz, fırsatınızı bulduğunuz her an da hayalini kuracağınız bir yer Pokut Yaylası.

Pokut Yaylası sakinleri çoğunlukla diğer yaylalara kıyasla şehre dönmüş farklı hayatlarda başarılı olmuş ama yaylalarına da sıkı sıkıya bağlı insanlar. Bunun da etkisiyle yaylanın estetiği çok iyi korunmuş. Örneğin hiçbir yaylada olmadığı şekilde elektrik kabloları yer altından taşınmış, bu sayede önünüzde hiçbir kablo olmadan bu manzaranın tadını çıkarabiliyorsunuz. Yaylanın hemen girişindeki manifestolarında da ilerici bakış açılarını görmek mümkün. Yayla yakınlarında dere bulunmadığı için su sıkıntısı bulunmakta. Biz kaldığımız sırada belediye su depolarını düzenliyordu.

Bu arada Pokut Yaylası, bölge halklarından Hemşinlilerin yaylası. Hemşince diye artık oldukça az bir kısmının konuştuğu anadilleri de bulunan Hemşinlilerin özellikle etnik kökeni hakkında birçok yorum olsa da en güzel tanımı, Çamlıhemşinli, önemli seyahat yazarı Uğur Biryol yapmış; “hemşinlilerin ermeni veya türk olarak bir aidiyet çemberine hapsedilmesindense, o dağların arkasında yaşayan gizemli bir halk olarak kalmasını tercih ederim.” Hemşinliler, çoğunlukla modern ve rahat insanlardır, eğitimli ve oldukça kültürlüdürler. Bölgedeki diğer etnik grup lazlarla da farklılıkları hissedilir. Herkes de biraz hissedilmesini ister. Lazlar için ise daha muhafazakar, biraz da gergin denilebilir. Tabii bunların hepsi genelleme ve bu kadar geçmişe dayalı konuları birkaç günlük seyahatlerde anlayabilmek oldukça güç.

Pokut Yaylası’ndan açık bir havada sağdan sırayla komşu Sal, Gito, Amlakit ve Hazindak yaylalarını görmek mümkün. Pokut’ta yapılacak en güzel şey kesinlikle hiçbir şey yapmamak. 🙂 Sadece manzaraya bakarak saatler geçirebilirsiniz. Pokut, küçük bir yayla. Tüm evlerin önünden geçip her noktasına adım atmanız birkaç saatinizi alır. Pokut’u detaylıca gezdikten sonra günbatımına yakın saatlerde 15 dakika yürüme mesafesindeki Sal Yaylası’na geçebilirsiniz. Bu yol üzerinde ve Sal Yaylası’ndaki tepelerden açık bir havada Gürcistan dağlarına kadar uzayan bir görüş açısı var. Şanslıysanız bu tepelerde güneşi bulut denizinin içine batırıp enfes bir manzara seyredebilirsiniz.

Pokut’ta da bölgedeki tüm yaylalarda olduğu gibi havanın güzel olması tamamen şansa bağlı. Biz Ekim ayı için mükemmel bir havaya denk geldik. Bir saniye bile bu nefis manzara gölgelenmedi. Fakat Pokut’un en özel anı sisin yükselip dağın tam ucuna kadar gelip durduğu, “bulut denizi”ni gördüğünüz an. Bu nefis sahne sıklıkla yaşansa da bizim gittiğimiz günler hava fazlasıyla açıktı, oraya kadar gidip hiçbir şey görememek de var tabii, o yüzden şikayet etmeye hakkımız yok. 🙂

Pokut’un adı, bölgede birçok yayla gibi Ermeniceden geliyor, anlamı “rüzgarlı vadi” imiş, kaynak göstermek gerekirse bilgileri Pokut’ta konakladığımız Haluk abiden aldık.

Pokut Yaylası’na Nasıl Gidilir?

Pokut Yaylası’na Rize’nin Çamlıhemşin ilçesinden 16 km uzaklıkta ve yaklaşık 2 saatlik zorlu bir araba yolculuğuyla ulaşılıyor. Altı yüksek bir araba şart, 4×4 olması ise işinizi kolaylaştıracaktır. Bölgedeki yaylaları gezmek için en iyi yöntem araç kiralamak, hem dekendi arabanızı bu zorlu koşullara sokmamış olursunuz. Aracınız yoksa yürüyerek çıkmak 4 saati bulacaktır. Araçsız en iyi yöntem ise otostop çekmek. Pokut sapağına varıp yürümeye başladığınızda elbet sizi alacak biri denk gelecektir. Daha garanti yöntem ise konaklayacağınız pansiyonlardan sizi ücret karşılığı Çamlıhemşin’den alması. Tek yön 120 ile 150 TL arası bir fiyatı oluyor ortalama. Yaz aylarında haftada birkaç sefer yapan bir minibüs olduğu da söyleniyor.

Pokut Yaylası’nda Konaklama

Pokut, hem günübirlik hem de konaklamalı birçok ziyaretçiye ev sahipliği yapıyor. Kaldığımız süre boyunca birçok grup gelip öğle yemeği yerken manzarayı seyredip, pek yürüyüş bile yapamadan yollarına devam ettiler. Bizce Pokut’ta kesinlikle en az bir gece konaklanması gerek. Gece soğuğunu, gün batımını, sabah burada uyanmanın keyfini, çevrede doyasıya yürümenin keyfini çıkarmadan bir şeyler kesinlikle eksik kalır.

Pokut’ta konaklamayı da övdükten sonra Pokut’ta kalabileceğiniz pansiyonları sıralayalım. 2015 itibariyle Pokut’ta 4 tane pansiyon bulunuyor. Pokut Dağ Evi, Plato’da Mola, Pokut Yayla Evi ve Değirmencioğlu Pansiyon. Biz Haluk abinin eşiyle beraber işlettiği Pokut Dağ Evi’nde kaldık. Haluk abi çok ilginç, hoş sohbet bir insan. İlk başta sert dursa da çok cana yakın biri, hiç sıkılmadan bölgenin tarihini, insanlarını ve fikirlerini anlatıyor. Kendisi dünyanın birçok yerini gezmiş Avrupa tipi bir liberal 🙂 Pansiyonu ise yaylanın en güzel manzarasına sahip. Gecelik konaklama kişi başı 120 TL. Plato’da Mola ise yaylanın “ünlü” pansiyonu. Haluk abinin de övgülerini alan ve işlerinin hakkını veren bir yer olduğu söyleniyor. Özellikle kendi yetiştirdikleri hayvanlardan elde ettikleri ürünlerle yaptıkları organik yemekler için Karadeniz’de yiyebileceğiniz en iyi yemek olduğunu duyduk birçok kişiden. Plato’da Mola’da gecelik konaklama kişi başı 150 TL. Burada kalan dostların da memnun kaldığını not düşelim.

Pokut’a gelmişken birkaç saatinizi Sal Yaylası’na, yarım gününüzü de yürüşle beraber Hazindak Yaylası’na ayırabilirsiniz.

Bu güzellik sadece yayla olarak kullanılmayacak ve uzun bir süredir kullanılmıyor da orası kesin, ama umarız bir gün “Pokut da bozuldu.” cümlesini kurmayız. Kendinize bir iyilik yapmak istiyorsanız Pokut’a gidin, döndükten sonra Pokut sizi tekrar çağırmaya devam edecek.